Doğum

Doğum: Başladıktan sonra bebeğin doğumu ve bebeğin eşinin de çıkmasından sonra tamamlanan bir süreçtir. Bu süreç bazen hızlı bazen yavaş olabilmektedir ama 1. gebeliklerde yaklaşık 8-12 saat sürmektedir. Bazen partus presipitatus denen ve 3 saatten daha kısa süren doğum eylemleri de olabilir. (Bu aslında beraberinde komplikasyonlar da olma ihtimalinin arttığı durumdur).

   Doğum, bazen ağrılarla kendini belli eder, bazen sularının gelmesiyle kimi zamanda kanama ile başlar.

   Hangi ağrıların doğum ağrısı olduğu özellikle ilk gebelikleri olan kadınların düşündüğü konulardan biridir ve bazen yalancı ağrılarda normal doğum ağrılarını taklit edebilir.

   Gerçek doğum ağrıları düzenli olarak gelen ve gittikçe sıklaşan ağrılardır. Ağrıların sıklığının ve şiddetinin artması ve sonucunda 10 dakikada 2-3 tane gelen ve 50-60 saniye süren ağrılar gerçek doğum ağrılardır ve hastaneye başvurmakta gecikilmemelidir.

   Bazen ilk olarak su gelebilir ve bu da doğumun başlangıcıdır . Su, doğum ağrıları başlamadan veya doğum ağrıları başladıktan sonra da gelebilir. Kimi zaman da doktor doğumu daha aktif hale getirmek, başı pelvise angaje etmek veya suda mekonyum (bebeğin kakası) olup olmadığını anlamak için amniyotomi denilen suyu açma işini kendisi yapar, bu işlem için özel aletler vardır ve işlem ağrısızdır.

   Bazen de doğum kanama şeklinde başlayabilir, bu genellikle halk arasında nişan gelmesi denilen ve rahim ağzını kaplayan mukus salgısının kanla karışık olarak gelmesi şeklindedir. Nişan gelmesinde doğum hemen başlamayabilir, birkaç günü bulduğu da olabilir. Nişan gelmesinin aksine fazla ve kırmızı kan gelmesi normal kabul edilmemeli ve hemen doktoru ile irtibata geçilmelidir.

Doğum üç evrede ilerler;

1. Evre; Burada doğumun ilk işaretleri belirdikten sonra rahim ağzı tam açılana kadar olan süredir. Doğumdaki en uzun süre budur ve genellikle ilk gebeliklerde, daha önce doğum yapmışlara göre farklılık gösterir.

   1. evrede doktor muayenesinde; Serviks (rahim ağzı) ve çocuğun başının durumunu değerlendirir ,bu değerlendirmelerde çeşitli parametreler kullanılır , bunlar Bishop skorları olarak adlandırılır.

  • Servikisin kıvamı,
  • Serviksin açılması (dilatasyon),
  • Serviksin efasmanı (incelmesi),
  • Serviksin pozisyonu (ön, orta, arka),
  • Başın seviyesi.

   Bunlara bakılarak doğumun hangi aşamada olduğu veya eğer doğumu başlatmak gerekirse indüksiyonun tutup tutmayacağı konusunda fikir elde edilir. Doğum ağrılarıyla beraber serviks öne doğru gelir, yumuşar, incelir ve açılmaya başlar. Bazen multiparlarda 2-3 cm açıklık olmasına rağmen aktif doğum ağrısı henüz başlamamış olabilir, buna latent faz denir, bu ağrılarla beraber aktif faza dönüşür. Daha önce suyu gelmemiş ve amnios kesesi sağlam olan hastalarda latent fazdan aktif fazla geçiş yapmak için doktor amniyotomi (amnios zarının yırtılması) yapabilir, bazen de amnios zarı doğumun birinci evresi bitene kadar da yırtılmayabilir.

   Birinci evrede normal şartlarda saatte bir santimlik açılma olur, ilk gebelikte önce incelme başlar ve efasman %100’e yaklaşır, sonra açılma başlar, multiparlarda ise açılma ve incelme beraber devam eder.

   Birinci evrenin bitiminde açılma 10 cm ve efasman %100 olmuş demektir, başın yüksekliği değişkendir, eğer baş seviyesi aşağıdaysa bu normal travay için bir ipucudur.

   Doğum yapan kadınların birinci evrede ıkınmaması ve yanlış bir gelenek olarak ağrı geldiğinde bağırmaması ve böylece gücünü tüketmemesi önemlidir.
Hastalar genellikle 1.evrenin başında hastaneye yatırılırlar, ilk önce gerekli kan testleri alınır, takiben damar yolu açık bırakılarak serum takılır. Bu bazen besleyici serum olabilir, bazen de medikasyonu sağlamak için olur, lavman yapılması genellikle tercih edilir , kardiyotokografİ ⁠ cihazı ile bebeğin kalp atışları monitörize edilir ve yaklaşık dört santim civarındada isteyen hastalara epidural kateter uygulanır.

   Evre 1 de rahim ağzı açıklığı ve incelmesi belirli periyotlarla kontrol edilir ve ilerlemesi takip edilir , bunlar da olması gerekenden daha yavaş ilerleme olması bir problem olma ihtimaline karşı monitörizasyonu daha sık yapmayı gerektirir.

   Yine birinci evrede katı gıdalarla beslenmek yerine sıvı gıdalar ve enerji veren hafif yiyecekler tercih edilir, mesanenin fazla dolmaması için 2 saatte 1 tuvalete gidilmelidir.

 

 

2. Evre: Serviksin tam açık olmasından çocuk çıkana kadar geçen süredir, bu bazen çok çabuk olabileceği gibi bazen de 1-2 saate kadar da uzayabilir ama uzamasında bazı patolojik durumların dikkatle değerlendirilmesi gerekir. İkinci evre annenin en gayret göstereceği ve doktorla işbirliği yapması gereken zamandır. Ne zaman ıkınacağı ve nasıl ıkınması gerektiğini doğumdan önce ve doğum başlangıcında öğrenmeli, panik halinde gücünü harcamamalıdır.

   Doğum esnasında,eğer epidural kateterle ağrısız doğum değilse başın basısı ile kendiliğinden ağrılar başlar. (Ferguson reflexi). Eğer epidural kateteri varsa doktoru ona ıkınma zamanını söyleyecektir. Ikınmadan önce derin bir nefes alıp bunu içinde tutarak ve ses vermeden, aynı zamanda eliyle de masadaki tutacakdan destek alıp bebeğini aşağı doğru ittirecektir. Bu esnada masanın başının hafif yukarıda olması ve ıkınma esnasında da annenin çenesinin öne yaslaması travayı kolaylaştırır.

   Her kasılma da bebek başı biraz daha aşağı iner ve vajinanın yan duvarları bebek başını sarar buna taçlanma denir. bu aşamada eğer doktor gerek duyarsa istenmeyen yırtıklardan anneyi korumak için epizyotomi denen kesi yapar.

   Bebeğin başı çıktıktan sonra onu omuzlar ve gövde takip eder. Eğer acil bir durum yoksa 30-60 saniye bekledikten sonra göbek kordonu kesilir ve bebek annesine verilir. (Ten-tene temas)

   Bazen anne aşırı yorgunluk veya başka bir nedenle yeteri kadar ıkınmazsa üçüncü bir kişi kristaller manevrası denen yöntemle rahmin üstünden bastırır ve doğuma yardım eder. Buna rağmen bebek kalp hareketlerinde azalma varsa veya travay ilerlemiyorsa doktor vakumla çocuğu çıkartır veya acil sezaryene karar verir. Bütün hamileliğin ve doğumun en önemli ve yönetilmesi -hızlı karar verilmesi gereken dönemi 2. evredir.

3. Evre: Bebek doğduktan sonra başlar ve plasentanın çıkması ile 3.evre biter. Bu süre genellikle birkaç dakikadan 30 dakikaya kadar değişebilir, yarım saati geçtiğinde elle halas denilen yöntemle plasenta çıkartılır. Plasenta çıkmadan veya çıktıktan hemen sonra rahim kasılmasını sağlayan-kanamayı önlemek amaçlı-ilaçlar uygulanır ve elle rahmin kasılmasını temin etmek için masaj yapılır. Eğer kanama normalse epizyotominin onarılmasına başlanır, başka yerlerde yırtıp var mı kontrol edilir, her şey normalse hasta kendi odasına alınır.

   Tüm bebekler doğduklarında (ister normal ister sezaryen olsun) çocuk doktoru tarafından değerlendirilir ve Apgar skoru denilen bir skorlamaya tabi tutulurlar bunlar;

  • Kas tonusu
  • Kalp hızı
  • Uyarılara cevap
  • Cilt rengi
  • Solunum

   Bunlar 0,1ve 2 puan olacak şekilde puanlanırlar ve bebeğin durumu hakkında yaklaşık fikir edinilmesini sağlar.

Suni sancı: Doğum sancılarını başlatmak veya zayıf olan doğum ağrılarına kuvvetlendirmek amacıyla damar yoluyla verilen oksitosin hormonudur. Oksitosin hipofizden üretilir ve rahim kasılmasını ve sütün memeden dışarı atılmasını sağlar. Bu etkisinden dolayı serviksin yapısı uygun olduğunda (uygun bishop skoru) damar yoluyla verilen oksitosin doğumu başlatır. Bazen serviks yeteri kadar hazır olmayabilir bunun için de oksitosinin etki edeceği olgunluğa ulaştırmak için prostoglandin E2 yi ( Dinoproston) fitil olarak başlamak gerekir. Oksitosin aynı zamanda doğumdan sonra uterusun kasılmasını da sağlayarak kanamayı önleyici etkide de bulunur.

   Uygulama şekli, serum içerisine katılarak önce azar -azar başlanır, ağrı durumuna göre tedrici olarak artırılır. Suni sancı denilen bu durumda bebek ve annesi yakından monitörize edilir, aktif eylemde doz azaltılır veya sabit olarak devam ettirilir.

   Daha önce doğum yapanlar oksitosinli serumu ve doğal olanı karşılaştırdıklarında suni ağrıyı daha fazla diye tarif etmektedirler ancak epidural kateter takılmış ise sonucu her ikisi için de aynıdır ama suni sancı da komplikasyonların arttığı yönünde görüş hakimdir.

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Gebelikte Beslenme

Bir gebenin bebeği için yapabileceği ve kısmen de olsa bebeğin sağlığını olumlu yönde…

Devamını Oku
Gebelikte Enfeksiyonlar

Sitomegalovirüs: Tüm dünyadaki en yaygın olan doğuştan enfeksiyondur, gebelikteki pri…

Devamını Oku
Gebelikte Anneye Ait Değişimler

Adet görememe Memede büyüme ve gerginlik Süt yapımının başlaması Kilo artışı…

Devamını Oku