Bir bebeğin hayatının ilk 1000 günü ömür boyu sağlık ve gelişimine temel oluşturur.
Yetersiz beslenme veya aşırı beslenme;
- Düşük
- Konjenital anomaliler
- Gebelikte hipertansif hastalıklar
- Gestasyonel diyabet
- Preterm doğum
- SGA
- Sup optimal nörolojik gelişim ile ilişkilidir.
Bundan dolayı gebelikte vitamin ve mineral alımlarına ve bazı ilkelere dikkat etmek gerekir.
Sözgelimi sigara ve alkol vücuttaki C vitamini miktarını düşürür, fazla kahve ve çay içmek, demir emilimini normalin üçte birine kadar azaltır. (Aşırı demli siyah çay, yeşil çay ve ginseng çayında bu etki daha fazladır)
Bazı bitkisel çaylar da düşük riski ile ilişkilidir;
- Alo Vera çayı
- Lavanta çayı
- Fesleğen çayı
- Biberiye çayı
- Rezene çayı
- Ada çayı
- Sinameki çayı
- Ahududu çayı
- Ebegümeci çayı
- Isırgan otu çayı
- Civanperçemi çayı
- Meyan kökü çayı
- Hibiscus çayı
- Pelin otu çayı
İçindekiler
Demir (Fe):
Demir kan hücrelerinde bulunur,oksijenin taşınmasını sağlar .Hem annenin hem de bebeğin demir ihtiyacı çok fazladır, yeterince alınmazsa yorgunluk, halsizlik, saç dökülmesi olabileceği gibi bebeğin erken doğmasına ve düşük doğum ağırlıklı olmasına neden olur.
Gebelikte yeterince demir alamayan gebeler bir de doğumda ve lohusalıkta kan kaybedince bebek bakmada ve kendilerini toparlamakta zorlanırlar. Bu nedenle 4. , 5. aylardan sonra tüm gebelere demir takviyesi gereklidir.
C vitamini demirin emilimini artırır (portakal suyu gibi) kalsiyum ise demirin daha az emilmesine neden olur, bu nedenle demir ilacı süt ile alınmaz.
Demirin profilaksi dozu 30-60 mg /gündür. +3 (ferrik) ve +2 (ferröz)formları vardır, her ikisinin de uzun vadede sonuçları benzerdir.
Demirin uzun sürede azar azar takviyesi uygundur. Gebelikte demirin %40’ı emilir. (normal zamanda bu %10).Tüm gebelik süresince 1000 mg demire ihtiyaç vardır, hamilelikte Ferritin in <12mg/l Hgb in <11 olması durumunda demir takviyesi gerekir.
D Vitamini:
Bebeğin kemik ve beyin gelişimi ,metabolizması ve annenin immünitesi için gereklidir, Türkiye'de sağlık bakanlığı 12. haftadan itibaren 1200 iu/ gün öneriyor .( 9 damla/ gün)
Folik Asit:
400 mg/gün nöral tüp defekti ve Iugr ye karşı koruyucudur. Erken doğum, abortus, dudak-damak yarıklığı ve hidrosefalide etkili değil. Folik asit vücutta üretilemez, dışarıdan besinlerle almak gerekir.
Folik asit; baklagiller, fasulye, mercimek, turunçgiller, yeşil yapraklı sebzeler, balık, kuru yemişlerde bulunur, ancak hamilelikte dışarıdan alınan miktar yeterli olmadığından folik asit takviyesi uygundur. Gebelikten iki ay önce folik asit takviyesine başlamak nöral tüp defektine karşı koruyuculuk sağlar. (Bu koruyucu doz 0,4 mg dır).
Daha önce nöral tüp defekti öyküsü olanlarda bu doz 5 miligramdır. (Türkiye’de folbiol adıyla mevcut), ülkemizde MTHF enzim eksikliği oranı fazla olduğundan (%10), takviye folik asidin qoatrefolic formunda olması önemlidir.
İyot:
İyot bebek ve anne için gereklidir. İyot ihtiyacı artık, tuzlara katılan iyotla sağlanıyor .Hamilelikte mutlaka iyot takviyesi gerekir, tuzla alınan iyot bunu karşılayamaz.
Takviye olarak 150 mg /gün alınmalıdır eğer tuz kullanımı kısıtlaması varsa günlük doz 200 mg olmalıdır- Fetal tiroit 16. haftada tam aktif olur o yüzden dışarıdan takviyeye gereksinim vardır.
Omega 3:
Omega 3; EPA,DHA ve ALA formlarında olabilir.
Deniz ürünlerinden elde edilen omega 3, EPA/DHA formundadırlar, bunlar beyin, retina için önemlidir ve bunların anti-enflamatuar özelliği de vardır.
Bitkilerde olan omega 3- ALA tipi olup, bunun faydalı olan EPA ve DHA ya dönüşümü düşüktür.
Ahtapot, kalamar, karides, somon, alabalık, uskumru, sardalya, ton balığı,hamsi, çinekop gibi deniz ürünleri haftada iki kere yenilmelidir.
Calsiyum:
Süt ve süt ürünleri ile takviye önemlidir, ihtiyacı olana günlük 1 mg kalsiyum yeterlidir,
Çinko:
10 mg altında verilmelidir (özellikle yetersiz beslenme olduğunda).
Magnezyum:
Yapılan geniş ölçekli çalışmalarda oral magnezyum kullanımının , preeklamsi, erken doğum, tansiyon yüksekliği ve kramplara fayda etmediği yönünde kanaatler oluşmuştur.
Lesitin-Kolin:
Bunlar yumurta sarısı veya soya fasulyesinde bulunur. Bunlar hücre zarına esneklik verir ,beynin etrafındaki koruyucu zarlarda da yüksek düzeyde vardırlar .
Fetal merkez sinir sistemi gelişiminde de önemlidir. Hamileler gıda ve ek kaynaklardan günde 450 mg kolin tüketmelidirler.
Kolin takviyesi bebeklerde daha hızlı bilgi işleme ve hafıza görevinde iyileşme ile ilişkilidir.
Normal beynin gelişimini etkiler, sinirsel ve bilişsel işlevleri geliştirir.
A Vitamini:
A vitamini tüm gelir gruplarında da eksiklik göstermeyen bir vitamindir. Fazla miktarının toksik olması nedeniyle karaciğer ve karaciğer ürünlerinin tüketimini ilk trimesterde sınırlamak gerekir. (karaciğerdeki yüksek A vitamininden dolayı)