Servik kanseri kadınlarda görülen sık jinekolojik kanserlerden biridir. Rahim ağzındaki squamoz hücre-columnar hücre bileşke yerinden gelişir. Genellikle yıllar içerisinde gelişen bir kanserdir, rahim ağzında kanser gelişmeden önce ,hücresel düzeyde displazi veya prekanseröz adı verilen değişiklikler olur. Bu değişikliklerin nedeni %99 HPV virüsüdir (bunlar yüksek riskli HPV virüsleridir). Bu virüsler rahim ağzına yerleştikten sonra yıllarca hiçbir belirti vermeden yaşayabilirler, sıklıkla (%80-90) bağışıklık sistemi tarafından, zarar verme fırsatı bulamadan temizlenirler.
Serviks kanseri için diğer jinekolojik kanserlerden farklı olarak tarama testi vardır, bu tarama testi papsmear testidir.
Tarama testinde veya HPV dna testi sonucu riskli olan olgular da tanı için kolposkopik biyopsi yapılır ve patolojik incelemeye gönderilir. Patoloji sonuca göre normal, Cin1, (hafif displazi) Cin2 orta displazi) veya Cin3 (şiddetli displazi) olarak sonucu verir. Bu formların bir kısmı kendiliğinden normale dönse de, bir kısmı da tedavi edilmezse kansere dönüşebilir.
Serviks kanserinin iki histolojik tipi vardır;
- Squamös hücreli karsinom: %85 -90’ı budur ve rahim ağzının dış yüzeyini kaplayan hücrelerden oluşur.
- Adenokarsinom: Rahim ağzı kanalını döşeyen hücrelerden kaynaklanır.
Bu kanserler maalesef ki erken evrede belirti vermez, bu yüzden tarama testleri çok önemlidir. Bu kanserin ileri evrelerinde vajinadan anormal sulu, kokulu, ve kanlı akıntı gelmesi, cinsel ilişki sırasında ağrı ve kanama, lekelenme tarzında kanama gibi belirtiler olur.
Risk faktörleri: Bunlar HPV virüsü ile karşılaşma sonrası olduğundan ne kadar erken dönemde HPV aldığına ve vücut direnci durumuna göre değişir.
- İlk cinsel ilişkinin erken yaşta olması,
- Bir çok seks partneri,
- Bağışıklığın zayıflamasına neden olan durumlar,
- Sigara kullanımı,
- Doğum kontrol ilaçları kullanma.
Tarama: 20 yaşından sonra ,30 yaşına kadar üç yılda bir papsmear, 30 yaşından büyüklerde eğer mümkünse papsmear ile beraber HPV dna testi birlikte (co-test) yapılmalıdır. Her ikisi de negatif gelirse beş yılda bir yapılmalıdır.
Tanı: Patolojik olarak konur;
- Kolposkopi sonucu yapılan punch biyopsi,
- Endoservikal küretaj,
- Konizasyon ve Leep: Eğer biyopsi veya endoservikal küretaj tanı koymak da yetersiz olursa koni şeklinde daha büyük bir parçanın çıkarılmasıdır-bu aynı zamanda tedavi için de yapılır.
Kanser öncüsü lezyonların ( Cin 1, Cin 2, Cin 3) tedavisi: Eğer biyopsi sonucu Cin1 olarak rapor edilmiş ise hiçbir şey yapmadan 2 yıl takip edilebilir. Bu süre içinde %60-70 normale kendiliğinden döner. İki yıl içinde düzelme olmazsa Cin2 veya Cin3 gibi kabul edilip tedavi edilir.
Cin2 veya Cin3 gelirse LEEP konizasyon veya soğuk konizasyon yapılarak lezyon temizlenir. Bu işlemler hafif bir anestezi altında ameliyathanede yapılır, sonrasında hasta taburcu edilir ve üç hafta cinsel ilişkiye girmemesi, havuz ve denize girmemesi istenir. üç hafta boyunca iyileşme sırasında kanlı, kokulu bir akıntı olabileceği bilinmelidir.
Leep konizasyon: Düşük voltajlı ince bir tel ile koni şeklinde mevcut lezyonu çıkartmaktır.
Soğuk konizasyon: Dokunun elektrik enerjisi kullanmadan koni şeklinde kesilerek çıkartılmasıdır.
Eğer patoloji sonucu kanser olarak gelmişse öncelikle kanserin yayılma durumunu değerlendirmek için klinik evreleme yapılır.
Serviks kanserinin yayılımı:
- Lenfatik yayılım (en sık görülen),
- Lokal tümör yayılımı,
- Lenfovasküler alan tutulumu,
- Hematojen yayılım.
Evreleme: Serviks kanseri Evre 0 ve evre 4 arasında evrelenir ve evre 2-a ya kadar olan evre, erken evre hastalık olarak tanımlanır. Evre 2-b ve üzeri ise ileri evre hastalık olarak tanımlanır.
Evre 0 ise insüti karsinom olarak ayrılır. Tanıda ve evreleme de kan analizleri, tit, göğüs grafisi,ivp,bt, mr,pet , sistoskopi,kolonoskopi ve anestezi altında muayene gereklidir.
Prognoz: Kanserin evresi en önemli prognostik faktördür, ancak her bir evre dağılımı içinde lenf nodu tutulumu prognozu belirlemede en önemli faktör haline gelmektedir. Örneğin erken evre lenf metastazları sağ kalımın bağımsız bir belirticidir;
- Evre 1: % 85
- Evre 2: % 66
- Evre 3: % 39
- Evre 4: % 11
5 yıllık sağ kalıp oranlarıdır.
Tedavi: 1. Cerrahi, 2. Radyoterapi, 3. Kemoterapi
Cerrahi tedavi:
- Konizasyon: Rahim ağzındaki lezyonun koni şeklinde çıkartılmasıdır, çok erken evrelerde, genç ve çocuk isteyen hastalarda uygulanabilir.
- Trakelektomi: Erken evre servis kanseri, daha çocuk sahibi olmamış genç yaş grubunda da görülebilir. Bu nedenle doğurganlık potansiyelini korumak isteyen hastalarda tercih edilen cerrahi yöntem radikal trakelektomidir. Bu yöntemde serviks, üst vajen ve iki taraflı parametrium dokusu çıkartılır, fakat uterus muhafaza edilir ve vajinaya tekrar birleştirilir. böylece hastaların gebe kalma şansları korunmuş olur. Radikal trakelektomi yapılan hastalarda tedavi başarısı farklılık gösterse de, mutlak doğurganlığını korumak isteyen seçilmiş hasta grubuna, risk ve avantajlari iyice tartışıldıktan sonra uygulanmalıdır. Bu yöntemde de radikal histerektomide olduğu gibi birlikte pelvik lenfadenektomi yapılır.
- Histerektomi: Erken evre serviks kanserinde standart tedavi, uterus , serviks,alt vagen ve iki taraflı parametrium dokusunun çıkartıldığı radikal histerektomidir. Bu ameliyat aynı zamanda kanserin yaygınlığını tespit etmek ve kontrolü sağlamaya yarayan pelvik lenfadenektomiyide içerir.
- Ekzenterasyon: İlerlemiş kanserde veya önceki tedaviyi takiben lokalize tekrarlamış kanser olguların da uzak organlara yayılım olmamış ise başvurulur. Bu ameliyat eğer daha önce çıkarılmamış ise rahim, rahim ağzı,lenf düğümleri, mesane, vajina, rektum ve kolonun bir kısmının alınmasını içerir.
Radyoterapi:
- External radyoterapi: Genellikle rahim ağzı kanseri ilerlemiş ise birincil tedavi olarak radyoterapi tercih edilir. Bazı durumlarda bu tedaviye kemoterapi eklenir. Radyoterapi 5 hafta kadar süren, hastanın kısa sürelerle hastaneye gelip ışın tedavisi alması şeklinde olur. Bazen erken evrelerde de hastanın genel durumu cerrahi tedavi için uygun değilse ilk tercih olarak seçilebilir.
- Brakiterapi: Vajinal yolla rahim ağzına uygulanan radyoterapidir.
Kemoterapi:
Kemoterapi de kanser hücrelerini yok etmek için damardan veya ağız yoluyla anti-kanser ilaçlar verilir. Kanser uzak organlara yayıldığında veya ilk tedaviden sonra nüks ettiğinde yüksek dozlarda kemoterapi uygulanır. Özetle;
- Evre 0: Konizasyon ve basit histerektomi
- Evre 1A1; Lenf ve damara yayılımı yoksa konizasyon veya basit histerektomi
- Evre 1A2-Evre 2A: Geniş ve radikal histerektomi
- Evre 2B ve üstü: Radyoterapi
Serviks kanseri cerrahisinin komplikasyonları :Ureter darlığı, mesane dis fonksiyonu, kabızlık, yara açılması, lenfokist ve lenfödemdir.