20. gebelik haftasından önce aynı partner ile iki veya daha fazla ardışık düşük yapmak olarak tanımlanır. Dünyadaki oran %1-3 arasındadır, etyolojisinin halen %50’si bilinmemektedir ve üreme ile ilgili en can sıkıcı konuların başında gelmektedir.
Bilimsel veriler ve teknoloji işin içine girdikçe bu oranın azalacağı aşikardır. Tgk nın etyolojisinde anatomik, immünolojik, genetik, çevresel faktörler, enfeksiyonlar ve trombofililer yer alır.
Uterin anomaliler: Tekrarlayan gebelik kayıplarının %6 -20 sinin nedenidir, en sık rastlanan neden uterus septumudur. Bu daha çok 2.trimester kayıplarına yol açar, tedavisi histereskopik septoplastidir. Tanısı ultrason, hsg ve MR ile konulur. 2. sıklıkta arcuat uterus görülür, bu da yine 2. trimester kayıpları ile ilişkilidir, 3. sıklıkta rastlanan konjenital anomali de bikornual uterustur.Edinsel uterus anomalileri içinde en sık görüleni myoma uteridir ve özellikle submukoz yerleşimli olanlar buna neden olabilir. Diğer nedenler de endometrial polipler ve uterin sineşilerdir.
İmmunolojik nedenler: Bunların tgk nın % 20’sinden sorumlu olduğu düşünülmektedir. Gebelik kayıpları ile en fazla ilgili otoimmun hastalık sistemik lupus eritamozus (sle) ile birlikteliği sık olan antifosfolipid sendromdur. Bunda özellikle 2. trimesterde risk artar. Burada tespit edilen otoantikorlar; Antikardiyolipin,Lupus antikoagülanı,Antib2glikoprotein-1 dir ve tüm tgk olan kadınlara bakılmalıdır.
Trombofili: Bir dönem kalıtsal trombofililer ile abortuslar yakından ilişkilendirilmiş olup bunun sonucu olarak çok sık düşük molekül ağırlıklı heparin (dmah) kullanılmıştır ama yapılan araştırmalar ve istatistikler sonucu kalıtsal trombofililerle abortus arasında anlamlı bir birliktelik bulunmamıştır ama edinsel trombofili olan antifosfolipid sendromla bir ilişkilendirme mevcuttur.
Antifosfolipid sendrom; 10 hafta altında iki veya daha fazla kayıp, morfolojik olarak normal 10 hafta üzeri gebelik kaybı ve 34. haftadan daha küçük erken doğum, preeklampsi öyküsü ve plasenta yetmezlik bulgusu laboratuvar kriterleri ile beraber antifosfolipid sendromu tanısını koydurur.
Tedavisinde ise düşük doz aspirin ve dmah kombinasyonu başarılı olara kullanmaktadır.Herediter trombofililerde bu tedavinin herhangi bir pozitif katkısı yoktur.
Endokrin nedenler: Burada hipotiroidinin rolü biliniyor, ayrıca kontrolsüz diyabet, insülin rezistansı, polikistik over sendromu, obezite,luteal faz defekti de bu nedenlerdendir, her biri için uygun tedaviler mevcuttur.
Çevresel faktörler: Sigara, alkol ve fazla kafein tüketimi, ağır metal, çözücüler vs.
Enfeksiyonlar: Enfeksiyonların spontan düşükle daha yakından ilgisi vardır, tekrarlayan kayıplarla ilgisi net değildir.
Genetik faktörler: Abortusların %80’i ilk trimesterde meydana gelir ve en sık nedeni de (%50-70) kromozom anomalileridir. Abortus materyalinde görülen en sık kromozom anomalisi triploidi ve monozomi X (45X0) dir. Ama bunlarda tekrarlanma beklenmez. Ancak gonodal mosaizm nedeniyle aynı trizomi yada yapısal anomali tekrarlayabilir.
Tekrarlayan gebelik kayıplarlarında maternal/paternal kromozomal anomali tespit edilme oranı %2-5 arasındadır. Maternal taşıyıcılık daha çok spontan gebelik kayıplarında, paternal taşıyıcılıkta ise daha çok infertilitede sözkonusudur. En sık rastlanılan anomali dengeli resiprokal translokasyon taşıyıcılığıdır. Tgk da abortus materyalinde fetal kromozom analizi yapılmalı, dengesiz yapısal kromozom anomalisi saptandığında parental karyotipleme ile dengeli bir translokasyon taşıyıcılığı araştırılmalıdır. Fetal dokuda mikroarray /acgh incelemeleri ise abortus materyalinin mikrobiyal kontaminasyonu söz konusu olduğunda ya da fetal kromozom analizi normal sonuçlandığında submikroskopik dengesiz anomalilerin tanımlanması için önerilmektedir.
